14 Temmuz 2011 Perşembe

Dönüp dönüp başa mı geliyoruz?

Ben ne zaman ohh aman herhalde atlattık biz bu işi, düzene soktuk desem pat arkasından Buse hanım yine kusmuk olaylarına karışıyor.

Dün akşamda yine aynı şeyi yaşadık. Aklımızdan çıkarmıştık ki tam o kötü anıları yine yeni yeniden başladık.

Kuzenim halamlar ve annelerle birlikte dışarı yemeğe çıktık. Buseye de köfte ısmarladım en güzel yediği diye. Ama en başından beri oyun odasına gitmek istediğinden kelli ben tokum, şimdi gideyim mi vs soruları ile muhatabız. Dedim ki köftelerini bitir gidersin (bitir dediğim köftede 2 tane yanlış anlaşılmasın) ancak kendisi ilk köftenin sonlarına doğru gerisini sen ye diye sızlanmaya başladı. En son bir lokmacık daha yiyim sonra bitti tamam mı dedi. Benden ses çıkmayınca muhtemelen devamı geleceğini anladı ve başladı kendini öğürtmeye. Ve tabi sonuç herkesin ortasında restoranda, fork üst baş vs gitti. Garsonlar yazık telaşe içinde ortalığı temizlemek için uğraştılar. Ama bizimkinde hiç bir şey yok gayet devam ediyor hayatına. Gidebilir miyim oyun salonuna diyor? Tabi benim sinirler altüst. Yeniden bir sarmalın içine girmek, yeniden aynı şeylerin başlaması vs hepsi geçti kafamdan. Serinkanlı olmayı başaramadım velhasıl.

Şu çocuk tokum dediğinde yemek yedirmemeyi becerebilirsem işte o gün bu işi bitireceğim. Ama yok illaki tokum demesine bir kulp buluyorum ve yedirmek için uğraşıyorum. Sonuç ortada. Böyle kazanan ben hiç olmuyorum. Midesinde gireni çıkarıyor. 2-0 yenik oluyorum yani.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder