4 Haziran 2011 Cumartesi

Hayır, istemiyorum sağool :)

Ben Buse’ye yemek teklif etmekten bıktım ama o bana bu lafı söylemekten bıkmadı. Çikolata yer misin kızım?  Hayır, istemiyorum sağool ( Yesin diye çikolata bile teklif ediyorum düşünün artık). Erik yer misin? Hayır, istemiyorum sağool. Kıtırık ekmek yer misin? Hayır, istemiyorum sağool. Süt içer misin? Hayır, istemiyorum sağool. Zıkkım var kızım onu yer misin? Hayır, istemiyorum sağool. :) kibarız bir de.



Blogcu annenin sitesinde gezinirken onunda bu tür bir sorunla uğraştığını daha önce okumuştum. Bir kitap tavsiyesini gördüm. Hemen kitabı aldım. Carlos Gonzalesin yazdığı " Çocuğum Yemek Yemiyor " kitabın adı. Bakalım şimdilik okumaya başladım, rahat bırakma konusunda bu güne kadar maalesef başarılı olamadığım için, yemeklerimiz bir kabusa dönüşmüştü. Hatta son zamanlarda anlatmıştım, kusma olaylarımız da iyice nüksetti.

Kitapla ilgili ve kendimizle ilgili uygulamalarımızı yazacağım ilerleyen günlerde. Ancak aklıma takılan bir meseleyi söylemek istedim aslında. Ben ne kadar karışmama yönünde olsam da bakıcı teyzelerimizi ne yapacağız. Yada anneanne, babaannelere söz dinletebilecek miyiz? Bizim Ayşe teyzemize geçen haftada beri şöyle söylüyorum, bak Ayşe abla bundan sonra önüne koyacağız televizyon falan da yok, yerse yesin yoksa aç kalsın. Cevap: ama olur mu kuzum aç mı kalacak? Eee ne yapacağız???

1 yorum:

  1. [...] verdim. Kabuklarını geri çıkardı ben patlıcan sevmeeem diyerekten. :)  Bu arada kitabın üzerimdeki ve Buse’nin üzerindeki etkisini farkediliyordur diye düşünüyorum. [...]

    YanıtlaSil